T.C. Yargıtay 12. Ceza Dairesi
Esas:
 2018/4582
Karar: 2020/240
K.T.: 09/01/2020

Özet: Yargıtay, çiftlikte çalışan 14 yaşındaki çocuğun, temizliğini yaptığı, kesilen tavukların yıkandığı kazanın içine düşerek vefat ettiği olayda, işverenin taksirle ölüme neden olduğuna hükmeden ilk derece kararını bozarak “bilinçli taksir” koşullarının oluştuğuna hükmetti

Mahkemesi: Asliye Ceza Mahkemesi
Suç: Taksirle öldürme
Hüküm: TCK’nın 85/1, 62, 50/4-1a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1- …’ın sanığın yetkilisi bulunduğu avukçuluk isimli iş yerinde yaklaşık bir yıldır belli dönemlerde çalıştığı,olay tarihinde 14 yaşında olduğu, kesilen tavukların yıkandığı bölüm olan tavuk yıkama kazanının temizliğini makine çalışırken …..’ın yaptığı, bu sırada makinenin bıçak ve çapalarının dönmekte olduğu, …..’ın makine içine eğildiği sırada başının, hareket eden parçaya sıkışarak şahsı kazanın içine çektiği, boynu sıkışan ……’ın, asfiksi ve gelişen komplikasyonlar sonucu öldüğü olayda; suç tarihinde Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği yürürlükte olmayıp İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliğine göre olayın meydana geldiği işyeri “kümes hayvanları yetiştiriciliği” iş kolu olup tehlikeli sınıfta yer aldığı, Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılması Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelikte çocuk işçilerin çalıştırılacağı iş kolları belirtilmiş olup, bu işler arasında çalışan bir makinenin temizliği işinin yer almadığı, bu mevzuat hükümleri kapsamında, henüz 15 yaşını bitirmemiş çocuk işçi sınıfında olan ölenin yasak olmasına rağmen işvereni olan sanık tarafından tehlikeli işler kapsamında yer alan bir işte çalışmasına göz yuman ve yeterli denetim ve kontrol mekanizması oluşturmayan sanığın eyleminde bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu ve tayin olunan cezasında TCK’nın 22/3. maddesi uyarınca arttırılması gerektiğinin gözetilmemesi,

2- Yukarıda anlatılan oluş çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, sanığın kusurunun niteliği ile meydana gelen zararın ağırlığına göre, temel ceza belirlenirken TCK’nın 22/4 ve 61. maddelerindeki ölçütler de dikkate alınarak, alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği gözetilmeksizin, sanık hakkında eksik ceza tayini,

Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanık hakkında kurulan hükümde, TCK’nın 85/1, 62. maddeleri gereği belirlenen 1 yıl 8 ay hapis cezasının paraya çevrilmesi sırasında, tam gün sayısının 605 gün yerine 600 gün olarak hesaplanması sebebiyle, sonuç para cezasının 12.100 TL yerine 12.000 TL olarak belirlenmesi

Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.