T.C. Yargıtay 12. Ceza Dairesi
Esas: 2020/4170
Karar: 2021/2742
K.T.: 17.03.2021

  • BİNADAKİ KOLON EKSİKLİĞİ
  • ASLİ KUSURLA ÖLÜME NEDEN OLMA
  • BİNAYA AİT YAPI RUHSATI
  • TAKSİRLE ÖLDÜRME

ÖZET: 13.02.2023 tarihinde www.turkiyegazetesi.com.tr’de “Yargıtay kolon eksikliğini affetmemişti” başlığıyla yayınlana Yargıtay 12. Ceza Dairesi kararı. Tüm Türkiye’yi hüzne boğan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki Kahramanmaraş depremlerinde binlerce bina yerle bir oldu, enkaz altında kalan birçok vatandaş hayatını kaybetti. Arama kurtarma çalışmaları ise devam ediyor. Depremde binaların yıkımına alttaki kolonların kesilmesinin yol açtığı iddiaları da yeniden gündemde. Yargıtay, bu konuda daha önce emsal karara imza atmıştı.

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi

Suç : Taksirle öldürme, görevi ihmal

Hüküm : 1-Sanıklar … ve … hakkında taksirle öldürme suçu nedeniyle; TCK’nın 85/1, 62/1, 50/4-1.a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkûmiyet

Sanıklar …, … ve … hakkında görevi ihmal suçu nedeniyle 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2, 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddeleri gereğince düşme

Taksirle öldürme suçundan sanıklar … ve …’nın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık … … ve sanık … tarafından; sanıklar …, … ve … hakkındaki düşme hükmü ise mahalli Cumhuriyet savcısı ve sanıklar … ve … müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Olay günü yerel saatle 13:41 sıralarında Erciş ilçesinde, merkez üssü Kasımoğlu Köyü civarı olan, değeri değişik kuruluşlara göre 7,1 ile 7,3 arasında değişen, odak derinliği 19,02 km olan bir depremin meydana geldiği, deprem sırasında zemin+ 3 normal olmak üzere 4 kattan oluşan Yeşilbaş Apartmanının yıkıldığı, 2. katta bulunan 08/08/1998 doğumlu …’ün göcük altında kaldığı ve hayatını kaybettiği, yapılan ölü muayene işlemi sonucu ölen …’ün deprem neticesinde meydana gelen yaralanmadan dolayı oluşan iç kanamaya bağlı vefat ettiğinin tespit edildiği, binanın; vefat etmiş olması nedeniyle hakkında ek takipsizlik kararı verilen … ile sanık …’a ait olduğu ve inşaatın kendileri tarafından yaptırıldığı, sanık … …’nın inşaatın teknik uygulama sorumluluğunu üstlenen inşaat mühendisi (fenni mesul) olduğu, sanık …’nun binaya ait 17/12/1999 tarihli yapı ruhsatını düzenleyen Belediye Fen Memuru, sanık … …’in ruhsatı kontrol eden Belediye Fen İşleri Müdür Vekili, sanık …’in ise ruhsatı onaylayan Belediye Başkanı olduğu,

Yeşilbaş Apartmanı için hazırlanan ön inceleme ve bilirkişi raporları ile yapılan tespitlere göre binaya ait yapı ruhsatında belirtilen zemin kat yüksekliğinin mimari ve statik proje ile uyumlu olmadığı, elde edilen ortalama basınç dayanımının, 1997 yılında yayınlanan Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelikte belirtilen minimum beton sınıfı olan C16’yı sağlamadığı, etriye çapı açısından yeterli olmakla birlikte etriye aralığı açısından yetersizliklerin tespit edildiği, binanın mevcut taşıyıcı elemanlarının donatı detaylandırmasında yetersizlikler olduğunun görüldüğü, ön inceleme ve bilirkişi raporları ile proje verilerine göre 16 adet olan kolon sayısının 14 adet olarak tespit edildiği, donatı çap ve adetlerinde farklılıklar olduğu, resim ve yapılan analizlere göre parga beton numuneleri içerisinde boyut itibariyle standart dışı büyüklükte agregalar mevcut olduğu, kopma-uzama oranı itibariyle ilgili standardın S220 için öngördüğü kriterlerin sağlanmadığı, temel kirişlerinin zemin emniyet gerilmesi, kesit ve donatı açısından yetersiz olduğu ve böylece binanın deprem karşısında gerekli tepkiyi ve direnci gösteremediğinden binanın yıkıldığının belirtildiği, açıklanan sebeplerle yapı sahibi …’ın ruhsatta yapı müteahhidi olarak kendisinin gösterildiği de görülmekle asli kusurlu olduğunun; yine yapı fenni mesulü sanık … …’nın asli kusurlu olduğunun belirtildiği,

Binaya ait 16/12/1999 tarihli yapı ruhsatı istek dilekçesi, 17/12/1999 tarih ve 99/220 numaralı yapı ruhsatı, dosya üzerinde yapılan incelemeler, gerekli muvafakat yazıları ve noter evraklarından binanın projelerinin ve inşaasının 1999 yılı ve/veya sonrasında tamamlandığının anlaşıldığı, dosya kapsamında apartmana ait mimari ve statik projelerin mevcut olduğu ancak mevcut olan projelerde isim ve imzaların bulunmadığı, statik hesaplamaların, tesisat projelerinin ve zemin etüt raporunun bulunmadığı, yapım yılı dikkate alındığında 1997 – Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik kapsamına girdiğinden, binanın statik hesaplamalarında ve projelendirilmesinde, Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelik ve İmar Kanunu esaslarına yeterince uyulmadığı,Yeşilbaş Apartmanı inşaatı için verilen 17.12.1999 tarihli yapı ruhsatında, elektrik ve sihhi tesisat projesi ve statik hesap raporlari olmadan, jeolojik etüt raporu ve zemin etüt raporu düzenlenmeden verilmesi nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 22. maddesi ile 02.10.1999 tarih ve 23804 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 3030 Sayılı Kanun Kapsamı dışında kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 34. maddesi ile degişik 57. maddesine aykırı hareket edildiğinden, yapı ruhsatında imzaları olan sanıklar …, …, Belediye Fen memuru …’nun tali kusurlu olduklarının bildirildiği olayda,

1)Sanıklar …, … ve … hakkında kurulan düşme hükmünün incelenmesinde;

Sanıklar hakkında açılan kamu davasının, suç tarihinden itibaren 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddesinde öngörülen zamanaşımı süresinin karar tarihi itibariyle dolduğu, gerekçeleri gösterilerek mahkemece düşmesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, mahalli Cumhuriyet savcısının, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, davanın düşmesine ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,

2)Sanık … hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün temyizen incelenmesinde;

Duruşmadan bağışık tutulmaya yönelik bir talebi bulunmayan sanığa, talimat mahkemesince savunmasını esas mahkemesi huzurunda yapmak isteyip istemediği sorulmadan, sanığın, 5271 sayılı CMK’nın 196/2. maddesine aykırı şekilde yapılan sorgusuna dayalı olarak yokluğunda mahkumiyet kararı verilmek suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,

Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA,

3) Sanık … … hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün temyizen incelenmesine gelince ise;

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, kusur durumuna, eksik incelemeye ve beraate ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;

Oluş ve dosya kapsamına göre, sanık …’ın 05/10/2012 tarihli kolluk ifadesinde katılan …’ün aynı binanın zemin katında dükkanı olduğunu, dükkana tadilat yaptığını, tadilat sırasında dükkanı garaja çevirmek istediğini ve aracının sığmasına engel olduğu gerekçesiyle bazı güçlendirme kolonlarını kaldırdığını beyan ettiği, benzer şekilde dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ile proje verilerine göre 16 adet olan kolon sayısının 14 adet olarak tespit edildiğinin tespit edildiği, ayrıca yine bilirkişi raporu gereğince kolon eksikliğinin, binanın deprem karşısında tepki vermemesinin ve çökmesinin en büyük nedenlerinden olabileceği, bu hususa ilişkin olarak dosyada herhangi bir araştırmanın yapılmadığı, söz konusu kolon eksikliğinin inşaatın yapım aşamasında oluşan bir eksiklik olması durumunda yapı müteahhidinin ve fenni sorumlusunun asli kusurlu olduğu, bina tamamlandıktan sonra oluşan bir eksiklik olması halinde ise tadilatı yapan kişinin asli kusurlu olacağının belirtildiği, ayrıca yargılama aşamasında katılan …’ün beyanından, sanık …’ın bu hususta katılan hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunun da anlaşılması karşısında, belirtilen kolon eksikliğinin kim tarafından gerçekleştirildiği hususunun ayrıntılı olarak araştırılması, bu hususta soruşturma yapılıp yapılmadığının tespiti ile buna ilişkin evrakların dosyaya eklenmesi, dava açılmış olması halinde davaların birleştirilerek sanıkların kusur durumlarının bir arada değerlendirilmesi suretiyle neticesine göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi,

Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.