T.C. Yargıtay 6. Hukuk Dairesi
Esas: 2012/2964
Karar: 2012/6143
K.T.: 18.04.2012

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, bir kısım davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Davacı alacaklı vekili, elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazın paydaşlarından Eşref Kırmızı’nın borcu nedeniyle İ.İ.K.nun 121. maddesine göre alınan yetki belgesine dayanarak ortaklığın giderilmesini istemiştir.

Davalı borçlu Eşref Kırmızı Beyanında, Bursa 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/1773-2029 EK sayılı kararı ile muris Tahsin Kırmızı’dan kalan mirası kayıtsız ve şartsız olarak reddettiğini, bu nedenle taşınmaz üzerinde herhangi bir hakkı olmadığını belirterek davanın reddini istemiş, diğer davalılar yargılamaya gelmemiştir.

Mahkeme dava konusu taşınmazın satılmasına, satış bedellerinin hissedarlara tapudaki ve veraset ilamlarındaki payları oranında aidiyetine, Davalı Eşref Kırmızı mirası reddetmiş olduğundan hissesinin satış sırasında satış memurluğu tarafından dikkate alınarak diğer mirasçılara paylaştırılmasına karar verilmiştir, hükmü bir kısım davalılar temyiz etmiştir.

Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İ.İ.K.nun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan İcra Müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip, icra hakiminden yetki belgesi almak üzere önel verilmelidir.

Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur.

Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir.

Olayımızda; Davalı Eşref Kırmızı’nın 19.08.1966 doğumlu Tahsin Kırmızı’nın oğlu olduğu, Tahsin Kırmızı’nın 30.10.2010 tarihinde vefat ettiği, ortaklığın giderilmesi istenen taşınmazın malikinin Ahmet oğlu Tasin Kırmızı olduğu tartışmasızdır. Eşref Kırmızı’nın 25.11.2010 tarihinde Bursa 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde hasımsız bir dava açarak miras bırakanı babasından kendisine intikal eden mirası kayıtsız ve şartsız reddettiğini, red beyanının tescilini istemiş, mahkemece 30.12.2010 gün ve 2010/1773-2029 EK sayılı kararla isteği kabul ederek ret beyanının aynen tesciline karar vermiştir.

Herkes haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz. (T.M.K.nun 2.md) Mirasçı alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse alacaklılar red tarihinden itibaren altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. (T.M.K.nun 617.md)

Davalı borçlu Eşref Kırmızı mirası reddettiğini savunduğuna, davacı da davalının mirasçı olduğunu iddia ettiğine göre red kararının iptali ile ilgili bir dava açılıp açılmadığının araştırılması, red davası açılmışsa, bu konu değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile taşınmazın satışına karar verilmesi doğru değildir.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 18.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.