Tapudaki taşınmaz satışlarında genellikle satış bedeli olan gerçek değer yerine, emlak vergisine esas alınan daha düşük değer gösterilmektedir. Satış bedeli ile gerçek satış değeri arasında aşırı fark varsa, alıcı ödemenin gerçek değer üzerinden yapıldığını ancak resmî nitelik taşıyan örneğin, bankadaki hesap hareketini gösterir hesap ekstresi, banka havalesi, PTT havalesi gibi bir belge ile de kanıtlayabilir.

T.C. Yargıtay Hukuk Genel KuruluEsas: 2005/625Karar: 2005/736Tarih: 21.12.2005 Taraflar arasındaki “tasarrufun iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Büyükçekmece Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 01.05.2001 gün ve 1999/1161-2001/540 sayılı kararın incelenmesi Davalı Tuncel Serdar Kırcı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 08.12.2003 gün ve 2003/5783-5869 sayılı ilamı ile ; (…Dava ve birleşen dava İİK.nun 277 […]

Read More

Taşınmaz kaydı durumu iptal edilen tasarruftan önceki hale döneceğinden iptal edilen satış işleminden sonra konulan ipotek; tasarrufun iptali davasını açan takip alacaklısına karşı önceliği haiz değildir. 

T.C. Yargıtay 12. Hukuk DairesiEsas: 2016/22604Karar: 2017/13249Tarih: 30.10.2017 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında […]

Read More

Tasarrufun İptali davasında, mallar üzerindeki haciz ya da rehinlerle davacının alacağını karşılamaya yetip yetmediği belirlendikten sonra davalı borçlunun aciz halinin değerlendirilmesi gerekir.

T.C. Yargıtay 17. Hukuk DairesiEsas: 2019/2146Karar: 2021/1310Tarih: 15.02.2021 MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; davacının 15/06/2011 tanzim ve 10/09/2011 vade tarihli bono senediyle […]

Read More