T.C. Yargıtay 7. Hukuk Dairesi
Esas: 2022/1067
Karar: 2022/4436
K.T.: 22.06.2022

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22/01/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davalı Hazine yönünden davanın kısmen kabulüne, davalı Eyüp Belediye Başkanlığı aleyhindeki davanın husumet yönünden reddine dair verilen 21/10/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, Alibeyköy Belediye Başkanlığı tarafından geçici 225 ada 6 parsel sayılı taşınmazda 170 m2 yer için davacıya tapu tahsis belgesi verildiğini, davacı tarafından taşınmaz bedelinin ödendiğini, tahsisin iptal edilmediğini, dava konusu taşınmazın 2981 sayılı Kanun uygulaması sonucu 176 m2 miktarlı olarak 168 ada 8 parsel numarası ile Hazine adına tescil edildiğini belirterek, tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.
Davalı … vekili, davacının 4706 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere belediyeye müracaat ettiğini, davacıya tapu tahsis belgesi verildiğini, davacının 775 sayılı Kanun uyarınca 170 m2 üzerinden takdir edilen bedeli 16.11.1973 tarihinden başlamak üzere Alibeyköy Belediyesi emlak bloke hesabına ödediğini, ancak tapusunun verilmediğini, sonradan yürürlüğe giren 4706 sayılı Kanun uyarınca davacı ile yeniden sözleşme yapılarak bedel takdiri yapıldığını, davacının taksitleri ödemediğini, bu nedenle taşınmazın Hazine’ye geçtiğini belirterek davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dahili davalı Hazine vekili davacının üst üste iki taksiti ödememesi nedeniyle sözleşmesinin feshedildiğini, bundan sonra taşınmazın Hazineye iade ve tescil edildiğini belirterek, davanın reddini dile getirmiştir.
Mahkemece, 15/12/2015 tarihinde davalı Hazine’ye yönelik davanın kısmen kabulüne, 168 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında 170/176 payın iptali ile davacı adına tesciline, 6/176 payın davalı Hazine üzerinde bırakılmasına, davalı Belediyeye yönelik davanın husumetten reddine dair verilen karar Yargıtay 14. Hukuk Dairesi tarafından 08/01/2020 tarihli ilamı ile “….3290 sayılı Kanun ile değişik 2981 sayılı Kanunun 10/c-2 maddesi gereğince tahsise konu yerde uygulanan düzenleme ortaklık payının (DOP) davacıyı da bağlayıcı nitelikte olduğu dikkate alınarak, bölgede uygulanan DOP miktarı belirlenerek, tahsis miktarından bu oranda yapılacak indirimden sonra kalan miktarın tesciline karar verilmesi gerekirken tahsis edilen miktarın tamamına hükmedilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozmaya uyularak yargılama yapılmış, davaya konu yerde uygulanan düzenleme ortaklık payının %35 olduğu belirlenerek mahkemece, davalı Hazine’ye yönelik davanın kısmen kabulüne, 168 ada 8 parselde kayıtlı taşınmazın 110,50/176 oranındaki davalı adına olan payın iptali ile aynı oranda davacı adına kayıt ve tesciline, 65,50/176 payın davalı Hazine üzerinde bırakılmasına, davacının davalı belediyeye yönelik davasının husumetten reddine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili ve davalı Hazine vekili temyiz etmiştir.
Dava tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Tapu Sicil Tüzüğünün 28/3 maddesi “paylı mülkiyette pay miktarı, paydaşların adı, soyadı ve baba adından sonraki kısımda, kesirli olarak gösterilir” hükmünü içermektedir. Tapu Sicil Tüzüğünün belirtilen bu maddesine aykırı biçimde ve infazı mümkün olmayacak şekilde, 110,5/176 payın davacı adına tesciline ve 65,5/176 payın da davalı Hazine üzerinde bırakılmasına şeklinde buçuklu yazılmak suretiyle hisse belirlenmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açılanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.